Medine-i Münevvere, Yenbu’u’n-Nahl ينبع النخل mevkiinde/vadisinde Ali isimli bir zata ait, mekanlar/mevkilerin isimlerini ve bunlar arasındaki mesafeyi Zirâ’ ölçüsü/mikyası ile belirten çok önemli/değerli bir erken İslâmi dönem kaya yazıtı ve tercümesi
Medine-i Münevvere,
Yenbu’u’n-Nahl ينبع النخل
mevkiinde/vadisinde Ali isimli bir zata ait, mekanlar/mevkilerin
isimlerini ve bunlar arasındaki mesafeyi Zirâ’ ölçüsü/mikyası ile belirten çok
önemli/değerli bir erken İslâmi dönem kaya yazıtı ve tercümesi
Bu çok çok değerli
keşiflerinden ve paylaşımlarından dolayı
dostumuz, Üstad Ebu Abdillah Muhammed El-Muğazzevî
نوادر
الآثار والنقوش
@mohammed93athar 'a
teşekkürü borç biliriz
شكراً جزيلاً للسيد الاستاذ
الفاضل ابي عبدالله محمّد المغذّوي
@mohammed93athar
لأجل اكتشافاته و تغريداته و
مشاركاته و قراءته القيّمة الصحيحة للنقوش الاسلامية المبكّرة
https://twitter.com/mohammed93athar/status/1678957589717983234?s=20
https://twitter.com/mohammed93athar/status/1679227967317131264?s=20
https://twitter.com/mohammed93athar/status/1679228012057829376?s=20
بسم الله يلقاه\تلقاه تنور
معتدل و هو تنور الخرّار و بين ا
لكتب و التنور ستّين ذراع
و كتب علي و هو يسئل الله الجنة
Onun itidal üzere
hafif/yavaş akan su kaynağı (Tennur) ile buluşması/kavuşması Allah’ın
ismiyledir. O Harrâr (Horhor akan) su menba’ıdır. Bu yazı ile su menba’ı (Tennur) arasında altmış (60) zirâ’
vardır. Ve (bunu) Ali yazdı. Ve O, Allah’dan Cennet’i diliyor.
Notlar:
Tennûr التنّور
Suyun kaynadığı, inficar ettiği kaynağı/menba'ı.
فَاَوْحَيْنَٓا اِلَيْهِ اَنِ اصْنَعِ الْفُلْكَ بِاَعْيُنِنَا وَوَحْيِنَا
فَاِذَا جَٓاءَ اَمْرُنَا وَفَارَ التَّنُّورُۙ فَاسْلُكْ ف۪يهَا مِنْ كُلٍّ
زَوْجَيْنِ اثْنَيْنِ وَاَهْلَكَ اِلَّا مَنْ سَبَقَ عَلَيْهِ الْقَوْلُ مِنْهُمْۚ
وَلَا تُخَاطِبْن۪ي فِي الَّذ۪ينَ ظَلَمُواۚ اِنَّهُمْ مُغْرَقُونَ
Bunun üzerine (biz de) ona şöyle vahyettik: “Nezâretimiz altında ve
vahyimiz ile gemiyi yap; nihâyet emrimiz gelip de tennûr kaynadığı (sular
kaynayıp kabarmak üzere olduğu) zaman, her bir (hayvan cins)inden (erkek ve
dişi olmak üzere) ikişer eş ile (îmân etmediklerinden, boğulacaklarına dâir) ve
içlerinden, aley hinde söz geçmiş (hüküm verilmiş) olan (bir oğlunile diğer
zevcen) dışındaki âileni (mü'min le ri), ona (gemiye) al!O zulmedenler hakkında
ise bana hitabda bulunma (yalvarma)! Çünki onlar suda boğu lacak olanlardır.” (Mu’minun Suresi, 27)
حَتّٰٓى اِذَا جَٓاءَ
اَمْرُنَا وَفَارَ التَّنُّورُۙ قُلْنَا احْمِلْ ف۪يهَا مِنْ كُلٍّ زَوْجَيْنِ
اثْنَيْنِ وَاَهْلَكَ اِلَّا مَنْ سَبَقَ عَلَيْهِ الْقَوْلُ وَمَنْ اٰمَنَۜ
وَمَٓا اٰمَنَ مَعَهُٓ اِلَّا قَل۪يلٌ
Nihâyet emrimiz gelip de tennûr
kaynadığı ( sular kaynayıp kabarmak üzere olduğu) zaman,
(Nûh'a) buyurduk ki: “(Canlıların) her birinden (erkek ve dişi olmak üzere)
ikişer eş ile (sana îmân etmediklerinden, boğulacaklarına dâir) aleyhinde söz
geçmiş olanlar (bir oğlun ile diğer zevcen) dışında âileni ve îmân edenleri ona
(gemiye)yükle!” Zâten onunla berâber ancak pek az kimse îmân etmişti. (Hûd
Suresi, 40)
Tennûru’l-Harrâr (Horhor/ses
çıkarıp akan su kaynağı). Bu su kaynağının olduğu vadiye/mevkiye eskiden
Tennûru’l-Harrâr تنّور الخرّار denirmiş.
Altmış Zirâ’ ذراع 1 Zirâ’ bugün için
0,75 Metreye tekabül etmektedir. Altmış(60) Zirâ’ günümüz ölçüsü ile 45 metreye
tekabül etmektedir.
Yorumlar
Yorum Gönder