Mısır-Kahire’de İbn Tolun/Ibn Tulun/Tolunoğulları Cami-i Şerîfinin Ramazan 265/Nisan-Mayıs 879 Tarihli Kitâbesi (Kitâbenin Sağ Tarafı Kırılmış/sıvanmış). Kitâbe Okuma ve Türkçe-İngilizce Tercümesi: Müfid Yüksel
Mısır-Kahire’de İbn Tolun/Ibn
Tulun/Tolunoğulları Cami-i Şerîfinin Ramazan 265/Nisan-Mayıs 879 Tarihli
Kitâbesi (Kitâbenin Sağ Tarafı Kırılmış/sıvanmış). Kitâbe Okuma ve
Türkçe-İngilizce Tercümesi: Müfid Yüksel
The inscription of the construction on the wall of Mosque of Ibn Tulun in Cairo-Egypt, dated Ramadan 265/April-May 879 . Reading and Turkish-English translation: Müfid Yüksel
قراءتي لنقش علی جدار مسجد ابن طولون في القاهرة بمصر المؤرّخ بتاريخ شهر رمضان من سنة خمس و ستين و مائتين
بسم الله الرحمن الرحيم....... الله لا اله الا هو الحيّ
القيّوم لا تأخذه سنة ولا نوم له ما في السموات وما في
الأرض من ذا الذي يشفع عنده الا بإذنه يعلم ما بين ايديهم و ما
خلفهم و لا يحيطون بشيء من علمه الا بما شآء وسع كرسيّه السموات و
الارض و لا يؤوده حفظهما و هو العلي العظيم محمّد رسول الله و الذ
ين معه اشدّاء علی الكفّار رحماء بينهم تريهم ركّعا سجدا يبتغون فضلا
من الله و رضوانا سيماهم في وجوههم من اثر السجود ذلك مثلهم
في التورية و مثلهم في الإنجيل كزرع أخرج شطئه فآزره فاستغلظ
فاستوی علی سوقه يعجب الزرّاع ليغيظ بهم الكفار وعد الله الذين آمنوا
و عملوا الصالحات منهم مغفرة و أجرا عظيما و لتكن منكم أمة يدعون الی الخير و يأ
مرون بالمعروف وينهون عن المنكر و اولئك هم المفلحون فإذا عزم الأمر فلو صدقوا الله
لكان خيراً لهم انما يعمر مساجد الله من آمن بالله و اليوم الآخر و ا
قام الصلوة و اتی الزكوة و لم يخش الا الله فعسی اولئك ان يكونوا
من المهتدين أمر الأمير ابو العباس أحمد بن طولون أمير المؤ
منين أدام الله له العزّ و الكرامة و النعمة التامة فى الآخرة والأو
لى ببناء هذا المسجد المبارك الميمون من خالص ما أفاء الله عليه و طيبه
لجماعة المسلمين ابتغاء رضوان الله و الدار الأخرة و ايثارا لما فيه سمّو الدين
و ألفة المؤمنين و رغبة في عمارة بيت الله و أداء فرضه و تلاوة كتا
به و مداومة ذكره اذ يقول الله تقدّس و تعالی " في بيوت أذن الله ان ترفع و
يذكر فيها اسمه يسبّح له فيها بالغدوّ و الآصال رجال لا تلهيهم تجارة و لا بيع عن
ذكرالله و إقام الصلوة و ايتاء الزكوة يخافون يوما تتقلّب فيه القلوب و الأبصار
ليجزيهم الله أحسن ما عملوا و يزيدهم من فضله و الله يرزق من يشاء بغير حساب و ذلك
في شهر رمضان من سنة خمس و ستين و مائتين سبحان ربّك ربّ العزة عما يصفون و
سلم علی المرسلين و الحمد لله ربّ العلمين آللهم صلّ علی محمّد
و آل محمّد و بارك علی محمّد و علی آل محممّد كما
Türkçe Tercümesi
Rahman ve Rahîm Olan Allah’ın
Adıyla
اللَّهُ لَا إِلَٰهَ إِلَّا هُوَ الْحَيُّ الْقَيُّومُ ۚ لَا تَأْخُذُهُ
سِنَةٌ وَلَا نَوْمٌ ۚ لَهُ مَا فِي السَّمَاوَاتِ وَمَا فِي الْأَرْضِ ۗ مَنْ ذَا
الَّذِي يَشْفَعُ عِنْدَهُ إِلَّا بِإِذْنِهِ ۚ يَعْلَمُ مَا بَيْنَ أَيْدِيهِمْ
وَمَا خَلْفَهُمْ ۖ وَلَا يُحِيطُونَ بِشَيْءٍ مِنْ عِلْمِهِ إِلَّا بِمَا شَاءَ ۚ
وَسِعَ كُرْسِيُّهُ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضَ ۖ وَلَا يَئُودُهُ حِفْظُهُمَا ۚ
وَهُوَ الْعَلِيُّ الْعَظِيمُ
(سورة البقرة ٢٥٥ آية الكرسي)
Allah kendisinden başka
hiçbir ilah olmayandır. Diridir/Hayydır, Kayyumdur. Onu ne bir uyuklama/gaflet tutabilir, ne de bir uyku.
Göklerdeki /Semâvattaki her şey, yerdeki/arzdaki her şey onundur. İzni
olmaksızın onun katında şefaatte bulunacak kimdir? O, kulların önlerindekileri
ve arkalarındakileri (yaptıklarını ve yapacaklarını) bilir. Onlar onun
ilminden, kendisinin dilediği kadarından başka bir şey kavrayamazlar/ihata
edemezler. Onun kürsüsü bütün gökleri/semâvâtı ve yeri/arzı kaplayıp
kuşatmıştır. (O, göklere, yere, bütün kâinata/evrene hükmetmektedir.) Gökleri
ve yeri koruyup gözetmek ona güç gelmez. O, yücedir, uludur/büyüktür. (Bakara
Suresi, 255, Ayetu’l-Kürsi)
مُّحَمَّدٌ رَّسُولُ اللَّهِ ۚ وَالَّذِينَ مَعَهُ أَشِدَّاءُ عَلَى
الْكُفَّارِ رُحَمَاءُ بَيْنَهُمْ ۖ تَرَاهُمْ رُكَّعًا سُجَّدًا يَبْتَغُونَ
فَضْلًا مِّنَ اللَّهِ وَرِضْوَانًا ۖ سِيمَاهُمْ فِي وُجُوهِهِم مِّنْ أَثَرِ
السُّجُودِ ۚ ذَٰلِكَ مَثَلُهُمْ فِي التَّوْرَاةِ ۚ وَمَثَلُهُمْ فِي الْإِنجِيلِ
كَزَرْعٍ أَخْرَجَ شَطْأَهُ فَآزَرَهُ فَاسْتَغْلَظَ فَاسْتَوَىٰ عَلَىٰ سُوقِهِ
يُعْجِبُ الزُّرَّاعَ لِيَغِيظَ بِهِمُ الْكُفَّارَ ۗ وَعَدَ اللَّهُ الَّذِينَ
آمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ مِنْهُم مَّغْفِرَةً وَأَجْرًا عَظِيمًا
(سورة الفتح ٢٩)
Muhammed, Allah'ın Resülüdür. Onunla beraber
olanlar, kâfirlere/inkârcılara karşı çetin/şedid, birbirlerine karşı da
merhametlidirler. Onların, rükû ve secde halinde, Allah'tan lütuf ve hoşnutluk /razılık talep ettiklerini/istediklerini görürsün. Onların secde eseri olan alametleri yüzlerindedir.
İşte bu, onların Tevrat'ta ve İncil'de anlatılan durumlarıdır: Onlar filizini
çıkarmış, onu kuvvetlendirmiş, kalınlaşmış, gövdesi üzerine dikilmiş, ziarat sahiplerinin
hoşuna giden bir ekin gibidirler. Allah kendileri sebebiyle kâfirleri/inkarcıları
öfkelendirmek/ğayz için onları böyle sağlam ve dirençli kılar. Allah,
içlerinden iman edip salih amel işleyenlere bir mağfiret/bağışlama ve büyük bir
mükafat vaad etmiştir. (Fetih Suresi, 29)
وَلْتَكُن مِّنكُمْ أُمَّةٌ يَدْعُونَ إِلَى الْخَيْرِ وَيَأْمُرُونَ
بِالْمَعْرُوفِ وَيَنْهَوْنَ عَنِ الْمُنكَرِ ۚ وَأُولَٰئِكَ هُمُ الْمُفْلِحُونَ
(سورة آل عمران
١٠٤)
Sizden, hayra çağıran, iyiliği/ma’rufu emreden ve
kötülükten/münkeri men eden bir topluluk bulunsun. İşte kurtuluşa/felaha
erenler onlardır. (Al-i İmran Suresi, 104)
فَإِذَا عَزَمَ
الْأَمْرُ فَلَوْ صَدَقُوا اللَّهَ لَكَانَ خَيْرًا لَّهُمْ
(سورة محمّد ٢١)
İşe teşebbüs niyeti kesinleşince, Allah'a verdikleri söze sâdık/bağlı
kalsalardı, elbette kendileri için daha hayırlı olurdu. (Muhammed Suresi, 21)
إِنَّمَا
يَعْمُرُ مَسَاجِدَ اللَّهِ مَنْ آمَنَ بِاللَّهِ وَالْيَوْمِ الْآخِرِ وَأَقَامَ
الصَّلَاةَ وَآتَى الزَّكَاةَ وَلَمْ يَخْشَ إِلَّا اللَّهَ ۖ فَعَسَىٰ أُولَٰئِكَ
أَن يَكُونُوا مِنَ الْمُهْتَدِينَ
(سورة
التوبة ١٨)
Allah'ın mescitlerini, ancak Allah'a ve ahiret gününe iman
eden/inanan, namazı dosdoğru kılan, zekâtı veren ve Allah'tan başkasından
korkmayan kimseler imar eder/hizmetini görür. İşte onların doğru yolu bulanlardan/doğru yola
ulaşanlardan olmaları umulur. (Tevbe Suresi, 18)
Bu mübarek ve uğurlu/bereketli mescidin bina
edilmesini/yapılmasını, Müminlerin Emiri, Emir Ebu’l-Abbas Ahmed bin
Tolun/Tulun- Allah, onun için Evvel ve Âhir’de/Dünyada ve
Ahirette, tam bir şekilde kudret/izzet ve şerefini, cömertliğini, nimetini
devam ettirip, dâimi kılsın- bu hususta halis niyetle, Allah’ın üzerine sâyebân
kıldığı/bahşettiği şeyle, Cemaat-i Müslimin için temiz ve güzel kıldığı,
Allah’ın rizasını, Ahiret yurdunu ibtiğaen/taleb ederek; içinde Din’in
yüceltilip üstün kılınması, Müminlerin bir araya toplanıp aralarında ülfet
hasıl olması, ma’betlerin inşa ve binasına rağbet olunması, farzların edası,
Kitâbının (Kur’an-ı Kerim) tilâveti ve O’nun zikrinde müdavim olunması için emretmiştir. Nitekim, Allah
Taâla ve Takaddes Hazretleri buyurur :
فِي بُيُوتٍ
أَذِنَ اللَّهُ أَن تُرْفَعَ وَيُذْكَرَ فِيهَا اسْمُهُ يُسَبِّحُ لَهُ فِيهَا
بِالْغُدُوِّ وَالْآصَالِ
رِجَالٌ لَّا
تُلْهِيهِمْ تِجَارَةٌ وَلَا بَيْعٌ عَن ذِكْرِ اللَّهِ وَإِقَامِ الصَّلَاةِ
وَإِيتَاءِ الزَّكَاةِ ۙ يَخَافُونَ يَوْمًا تَتَقَلَّبُ فِيهِ الْقُلُوبُ
وَالْأَبْصَارُ لِيَجْزِيَهُمُ اللَّهُ أَحْسَنَ مَا
عَمِلُوا وَيَزِيدَهُم مِّن فَضْلِهِ ۗ وَاللَّهُ يَرْزُقُ مَن يَشَاءُ بِغَيْرِ
حِسَابٍ
(سورة النور ٣٦-٣٨)
Allah'ın, yüceltilmesine ve
içlerinde adının zikredilmesine/anılmasına izin verdiği evlerde hiçbir
ticaretin ve hiçbir alış verişin kendilerini, Allah'ı zikretmekten/anmaktan,
namazı kılmaktan, zekatı vermekten alıkoymadığı birtakım adamlar buralarda
sabah, akşam O'nu tesbih ederler. Onlar, kalplerin ve gözlerin dikilip kalacağı
bir günden korkarlar. (Bütün bunları) Allah, kendilerini yaptıklarının en
güzeli ile mükafatlandırsın ve lütfundan onlara daha da fazlasını versin diye
(yaparlar). Allah, dilediğini hesapsız olarak rızıklandırır. (Nur Suresi,
36-38)-
Ve bu (nun inşası) İkiyüz
altmış beş senesinin Ramazan ayında vâki olmuştur/tamamlanmıştır.
سُبْحَانَ رَبِّكَ رَبِّ الْعِزَّةِ عَمَّا يَصِفُونَ وَسَلَامٌ عَلَى الْمُرْسَلِينَ وَالْحَمْدُ لِلَّهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ
(سورة الصّافّات ١٨٠-١٨٢)
Senin Rabbin; kudret ve şeref sahibi olan Rab, onların nitelendirdiği/tavsif ettiği şeylerden uzaktır, yücedir/münezzehtir. Peygamberlere selam olsun. Hamd, âlemlerin Rabbi olan Allah'a mahsustur. (Saffât Suresi, 180-182)
آللهم صلّ علی محمّد....
و آل محمّد و بارك علی محمّد و علی آل محممّد كما.....
English Translation:
In the Name of Allah/God, the Most Beneficent, the Most
Merciful
…..
اللَّهُ لَا إِلَٰهَ إِلَّا هُوَ الْحَيُّ الْقَيُّومُ ۚ
لَا تَأْخُذُهُ سِنَةٌ وَلَا نَوْمٌ ۚ لَهُ مَا فِي السَّمَاوَاتِ وَمَا فِي
الْأَرْضِ ۗ مَنْ ذَا الَّذِي يَشْفَعُ عِنْدَهُ إِلَّا بِإِذْنِهِ ۚ يَعْلَمُ مَا
بَيْنَ أَيْدِيهِمْ وَمَا خَلْفَهُمْ ۖ وَلَا يُحِيطُونَ بِشَيْءٍ مِنْ عِلْمِهِ
إِلَّا بِمَا شَاءَ ۚ وَسِعَ كُرْسِيُّهُ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضَ ۖ وَلَا
يَئُودُهُ حِفْظُهُمَا ۚ وَهُوَ الْعَلِيُّ الْعَظِيمُ
(سورة البقرة ٢٥٥ آية الكرسي)
Allah! La ilaha illa Huwa (none has the right to be
worshipped but He), the Ever Living, the One Who sustains and protects all that
exists. Neither slumber, nor sleep overtake Him. To Him belongs whatever is in
the heavens and whatever is on earth. Who is he that can intercede with Him
except with His Permission? He knows what happens to them (His creatures) in
this world, and what will happen to them in the Hereafter . And they will never
compass anything of His Knowledge except that which He wills. His Kursi extends
over the heavens and the earth, and He feels no fatigue in guarding and
preserving them. And He is the Most High, the Most Great. (Surah Al-Baqarah, This
Verse 2:255 is called Ayat-ul-Kursi.)
مُّحَمَّدٌ رَّسُولُ اللَّهِ ۚ وَالَّذِينَ مَعَهُ
أَشِدَّاءُ عَلَى الْكُفَّارِ رُحَمَاءُ بَيْنَهُمْ ۖ تَرَاهُمْ رُكَّعًا سُجَّدًا
يَبْتَغُونَ فَضْلًا مِّنَ اللَّهِ وَرِضْوَانًا ۖ سِيمَاهُمْ فِي وُجُوهِهِم
مِّنْ أَثَرِ السُّجُودِ ۚ ذَٰلِكَ مَثَلُهُمْ فِي التَّوْرَاةِ ۚ وَمَثَلُهُمْ
فِي الْإِنجِيلِ كَزَرْعٍ أَخْرَجَ شَطْأَهُ فَآزَرَهُ فَاسْتَغْلَظَ فَاسْتَوَىٰ
عَلَىٰ سُوقِهِ يُعْجِبُ الزُّرَّاعَ لِيَغِيظَ بِهِمُ الْكُفَّارَ ۗ وَعَدَ
اللَّهُ الَّذِينَ آمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ مِنْهُم مَّغْفِرَةً
وَأَجْرًا عَظِيمًا
(سورة الفتح ٢٩)
Muhammad is the
Messenger of Allah, and those who are with him are severe against disbelievers,
and merciful among themselves. You see them bowing and falling down prostrate
(in prayer), seeking Bounty from Allah and (His) Good Pleasure. The mark of
them (i.e. of their Faith) is on their faces (foreheads) from the traces of
(their) prostration (during prayers). This is their description in the Taurat
(Torah). But their description in the Injeel (Gospel) is like a (sown) seed
which sends forth its shoot, then makes it strong, it then becomes thick, and
it stands straight on its stem, delighting the sowers that He may enrage the
disbelievers with them. Allah has promised those among them who believe (i.e.
all those who follow Islamic Monotheism, the religion of Prophet Muhammad till the Day of Resurrection) and do
righteous good deeds, forgiveness and a mighty reward (i.e. Paradise).(Surah
Al-Fath 29)
وَلْتَكُن مِّنكُمْ أُمَّةٌ يَدْعُونَ إِلَى الْخَيْرِ
وَيَأْمُرُونَ بِالْمَعْرُوفِ وَيَنْهَوْنَ عَنِ الْمُنكَرِ ۚ وَأُولَٰئِكَ هُمُ
الْمُفْلِحُونَ
(سورة آل عمران ١٠٤)
Let there arise out of you a group of people inviting to
all that is good (Islam), enjoining Al-Ma’ruf (i.e. Islamic Monotheism and all
that Islam orders one to do) and forbidding Al-Munkar (polytheism and disbelief
and all that Islam has forbidden). And it is they who are the successful.
(Surah Al İmran 104)
فَإِذَا عَزَمَ الْأَمْرُ فَلَوْ صَدَقُوا اللَّهَ لَكَانَ
خَيْرًا لَّهُمْ
(سورة محمّد ٢١)
Obedience (to Allah) and good words (were better for
them). And when the matter (preparation for Jihad) is resolved on, then if they
had been true to Allah, it would have been better for them. (Surah Muhammad 21)
إِنَّمَا يَعْمُرُ مَسَاجِدَ اللَّهِ مَنْ آمَنَ بِاللَّهِ
وَالْيَوْمِ الْآخِرِ وَأَقَامَ الصَّلَاةَ وَآتَى الزَّكَاةَ وَلَمْ يَخْشَ
إِلَّا اللَّهَ ۖ فَعَسَىٰ أُولَٰئِكَ أَن يَكُونُوا مِنَ الْمُهْتَدِينَ
(سورة التوبة ١٨)
The Mosques of Allah shall be maintained only by those
who believe in Allah and the Last Day; perform As-Salat (Iqamat-as-Salat), and
give Zakat and fear none but Allah. It is they who are expected to be on true
guidance. (Surah At-Tawbah 18)
The Chief commander, the Commander of the faithful Abu’l-Abbas
Ahmad bin Tulun- May Allah/God perpetuate/maintain for him the perfect might/honor,
dignity/generosity, beneficence/graces in the Hereafter and in the Present-
ordered the construction of this holy, auspicious Mosque, from sincerity, that
God gave/awarded to him, and made good for Muslim bodies to win-seek Allah's
pleasure and the Hereafter, honor and preference as in it, the highness of the
Religion, familiarity of the faithfuls, the desire/wish for building of places
of worship, performance of duties, reading/recitation of Qur’an, persevering Praising of him (God) as Allah, may He be
exalted and accounted holy, says/commands:
فِي بُيُوتٍ أَذِنَ اللَّهُ أَن تُرْفَعَ وَيُذْكَرَ فِيهَا
اسْمُهُ يُسَبِّحُ لَهُ فِيهَا بِالْغُدُوِّ وَالْآصَالِ
رِجَالٌ لَّا تُلْهِيهِمْ تِجَارَةٌ وَلَا بَيْعٌ عَن ذِكْرِ
اللَّهِ وَإِقَامِ الصَّلَاةِ وَإِيتَاءِ الزَّكَاةِ ۙ يَخَافُونَ يَوْمًا
تَتَقَلَّبُ فِيهِ الْقُلُوبُ وَالْأَبْصَارُ
لِيَجْزِيَهُمُ اللَّهُ أَحْسَنَ مَا عَمِلُوا وَيَزِيدَهُم مِّن فَضْلِهِ
ۗ وَاللَّهُ يَرْزُقُ مَن يَشَاءُ بِغَيْرِ حِسَابٍ
In houses (mosques), which Allah has ordered to be raised
(to be cleaned, and to be honoured), in them His Name is glorified in the
mornings and in the afternoons or the evenings,
Men whom neither trade nor sale diverts them from the
Remembrance of Allah (with heart and tongue), nor from performing As-Salat
(Iqamat-as-Salat), nor from giving the Zakat. They fear a Day when hearts and
eyes will be overturned (from the horror of the torment of the Day of
Resurrection).
That Allah may reward them according to the best of their
deeds, and add even more for them out of His Grace. And Allah provides without
measure to whom He wills. (Surah An-Nur, 36-38)
And this was (the construction was completed) during the month
of Ramadan in the year 265
سُبْحَانَ
رَبِّكَ رَبِّ الْعِزَّةِ عَمَّا يَصِفُونَ وَسَلَامٌ عَلَى الْمُرْسَلِينَ وَالْحَمْدُ لِلَّهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ
(سورة الصّافّات ١٨٠-١٨٢)
Glorified be your Lord, the Lord of Honour and Power! (He
is free) from what they attribute unto Him!
And peace be on the Messengers!
And all the praise and thanks be to Allah, Lord of the
‘Alamin (mankind, jinns and all that exists). (Surah As-saffat, 180-182)
آللهم صلّ علی محمّد....
و آل محمّد و بارك علی محمّد و علی آل محممّد كما.....
O Allah/God send your
mercy on Muhammad and an the family/hosehold of Muhammad. O Allah! Send Your Blessings
on Muhammad and the family/Hosehold of Muhammad, as ….
Yorumlar
Yorum Gönder