Osmanlı Devleti'nde Arnavut Sadrâzamlar-3: İşkodralı Lütfî Paşa















Osmanlı Devleti'nde Arnavut Sadrâzamlar-3: İşkodralı Lütfî Paşa   


Ayas Paşa’dan sonra yerine Arnavut asıllı olan İşkodralı ünlü Lütfî paşa sadaret makamına getirilmiştir. Lütfî Paşa Osmanlıdaki en önemli Arnavut sadrazamlardan biridir. Doğum tarihi sarih olarak kaynaklarda belirtilmeyen Lütfi Paşa, Harem-i Hümayundan ağalık ile dışarı çıkmıştır. Çuhadarlık ve müteferrikalık payesi verilmiştir. Sonra Çaşnigirbaşı, Miralem ve Sancak beyi olmuştur. Kastamonu sancak beğliği (1524), Aydın sancakbeyliği, Yanya sancakbeyliği, Karaman Beylerbeyliği, Şam ve Rumeli Beylerbeyliği vazifelerini icra etmiştir. Lütfî Paşa birçok önemli seferde de yer almıştır. Yavuz Sultan Selim zamanında Mısır ve Arabistan seferlerinde, Kanuni Sultan Süleyman zamanında ise, Belgrad, Rodos, Macar, Mohaç ve Peç seferlerine katılmış, Kanunî’nin Bağdat seferinde de bulunmuştur. Bu vazife ve seferlerdeki hizmetleriyle göze giren Lütfî Paşa’yı, Kanuni Sultan Süleyman taltif edip, kızkardeşi Şah Sultan’ı ona nikahlar. Hicri 936 Tarihinde muhteşem bir düğün yapılır. Safer 946 tarihinde ise hemcinsi olan Ayas Paşa yerine Sadrazam olmuştur. 947 senesinde ise Sadaretten azledilerek, Dimetoka’da ikamete tabi tutulmuştur. Azline sebep olarak, bir Fahişe’nin fercini dağlatması olarak gösterilmiştir. Hatta bu konuda zevcesi Şah Sultan tarafından azarlanmış, bu azar üzerine zevcesi olan Şah Sulta’na darp etmeğe teşebbüs etmesi Padişah’a ulaştırılınca, hem sadaretten azledilmiş, hem de Şah Sultan’dan ayrılması sağlanarak, ma’zulen Dimetoka’ya gönderilmiştir. (Osmanzâde, Ahmed Tâib, Hadîka, 1271:27;Tayşi, 1990:3-26; Peçevî, Târih, 1283:1/ 21,60-61,194-200;Tschudi, 1910; Ayvansarâyî, Vefeyât, 1978:68; Ayvansarâyî, Hadîka, 1281:1/189-190;Kütükoğlu, 1991: 49-99)

Medrese okumuş olup, Arabi Sarf-Nahiv ve Fıkıh’ta bir nebze mahareti olan Lütfî Paşa bu emeklilik devrinde birçok önemli eser kaleme almıştır. Bu yüzden daha çok eserleri ile meşhur olmuştur. Lütfî Paşa’nın bilinen eserleri kaynaklarda şu şekilde zikredilmektedir:

Eserleri

Zübdetu’l-Mesâil Fi’l-İ’tikadât Ve’l-İbâdât
Lütfî Paşa’nın akaid ve fıkıh konusundaki Türkçe olarak kaleme aldığı bir eseridir. Yazma halindekin eserin bilinen iki nüshası olup, biri , Konya Bölge Yazma eserler kütüphanesinde 15 Hk 2212/2 No’da kayıtlıdır. Diğer bir nüshası ise Beyazıt Devlet Kitaplığında 1985 numarada kayıtlıdır.

Risâletu’l-Kunûz Fi Letâifi’r-rumûz Fi’l-Ahâdîsi’l-Erbaîn
40 Hadis üzerine bir şerh olup, Arapça olan bu eserin bilinen tek nüshası Süleymaniye (Pertev Paşa) Kütüp. No: 90’dadır.

Risâletun Fi Tashîhi’n-Niyyeti Ve’l-‘Amel.
Kütüphanelerde nüshasına rastlanılmamıştır.

Risâletun Fi Takrîri’l-Ervâh Eyne Yasîrûne İza Haracû Min Hazihi’l-Ecsâd
Arapça olan bu eserin nüshası bulunamamıştır.

Risâletun Fi Takrîri Men Ehabbe’l-Likâi Ve Men Kerihehu
Bu eserin nüshası bilinmemektedir.

Risâletun Fi Takrîri’ş-Şühedâi Ve Ma yeteallaku Biumûri’l-Ahireti
Bu eserin de kütüphanelerde nüshası bulunamamıştır.

Risâletun Fi Hasâisi Ehli’s-Sunneti  Ve’l-Cemaati Ve  Fi Beyâni Ehli’l-Hevâi Ve’d-Dalâleti
Akâid-i mezâhib, Ehl-i Sünnet mehepleri ile diğerlerinin mukayesesi niteliğinde olan Arapça Bu eserin adı kütüphanelerde “Risâletun Fi’l-Firaki’d-Dâlleti” şeklinde yer almakta. Tek nüshası Çorum Hasan Paşa İl Halk Kütüphanesi No.19 Hk 1023/2 ‘de kayıtlıdır.Ayrıca bu risâlenin Türkçe bir tercümesi Süleymaniye (Ayasofya) Kütüp. No. 2195’te bulunmaktadır.

Risâletun Fi Beyâni Tashîhi Salâti’l-Cum’ati Ve Ma Yeteallaku Biha Min E’l-Fezâili Ve’l-Adâbi
Cum’a namazının sıhhati üzerine te’lif ettiği Arapça olan bu eserin bilinen tek nüshası Manisa İl Halk Kütüphanesi No. 45 Ak Ze 1374/1 ‘de yer almaktadır.

Risâletun Fi Duhûli’l-Hammâm  Ve Ma Yeteallaku Biha Ve’l-İhtidâb Ve Taklîmi’l-Ezâfîr
Hamalara giriş adab ve kurallarına ilşkin bu Arapça eserin nüshası bulunamamıştır.

Risâletun Fi Takrîri’s-Saydi Ve’z-Zebâyihi Ve Fi Ma Yahillu Ve Ma La Yahillu
Av hayvanları ve zebh edilecek hayvanlara ilişkin fıkıh kaidelerini, helâ ve helâl olmayanlarını izah eden bu Arapça Risâlenin yegâne nüshası, Üsküdar Hacı Selîm Ağa Kütüphanesi No:652’de kayıtlı bulunmaktadır.  

Risâletun Fi Beyâni Meta Yenkati’u Ma’rifetu’l-Abdi Mine’n-Nâsi İnde Hâleti’l-Mevti Ve Fi’t-Tevbeti Ve Beyâniha Ve Fi’t-Tâibi men Huve
Tevbe Ve Ölümle alakalı Arapça bu eserin kütüphanelerde nüshasına rastlanılmamıştır.

Risâletun Fi Beyâni’t-Tedâvî Ve’l_mesâibi Ve Telkîni’l-Meyyiti Ve Ma Yestahibbu Min Ahvâli’l-Muhtazirîn İnde’l-Mevt
Hastalıklar, Musibetler, Ölüm, Telkin Ve Ölüm  anındaki hallere ilişkin bu eserin de herhangi bir nüshası kütüphanelerde bulunamamıştır.

Risâletun Fi Beyâni Efâli’l-İbâd Ve Ya’ni Bihi’l-İhtiyâri’l-Cüz’i
Bu Arapça eserin de nüshası kütüphanelerde nâyâbdır.

Kitâbu Tenbihi’l-Gâfilîn Ve Te’kidi’l-Kâsilîn mecmel ve mufassal usûl-i Dine aittir.
Nüshası bulunamamıştır.

Kitâbu Tuhfetu’t-Tâlibîn
İman Ve İbadete taalluk eden bu Türkçe eserin bilinen tek nüshası, Süleymaniye (Fatih) Kütüphanesi, No: 951’de yer almaktadır.

Risâle-i Suâl ve Cevâb
Çeşitli Fıkhi meseleleri hâvi olan bu Türkçe eserin. Kütüphanelerde iki yazması bulunmaktadır. İlki Süleymaniye (Kılıç Ali Paşa) Kütüphanesi No: 378’de, ikincisi ise Süleymaniye (Reşid Efendi) No. 1215’te kayıtlıdır.

Risâle-i Hayât-ı Ebedî
İslâm Ahlâkı üzerine ve Türkçe olan bu eserin bilinen tek nüsahası Süleymaniye (Hacı Mahmud Efendi) Kütüphanesi No: 1524’te bulunmaktadır.

Risâletun Fi Tashîhi’n-Niyyet Ve’l-Amel Biha
Bu eserin bilinen nüshası yoktur.

Halâsi’l-Ümmeti Fi Ma’rifeti’l-Eimme
Mezhep imamlarının Tanınmasında Ümmetin Kurtuluşu anlamına gelen bu Arapça fıkhi eserin iki yazma nüshasınma rastlanılmıştır. İlki Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Kütüphanesi Yazmaları meyanında Genel: 17723 numarada kayıtlıdır. İkinci nüsha ise, Süleymaniye (Yeni Cami) Kütüphanesi No: 1182’de bulunmaktadır.

Havâs-ı Kur’ân-ı Şerîf
Kur’an İlimleri ile alakalı Türkçe bu eserin yegane bilinen nüshası Süleymaniye (Hacı Mahmud) Kütüphanesi No: 6385’te yer almaktadır.

Risâletun Fi Beyâni Asli’l-İmân
Akâid-Kelâmla alakalı Bu Arapça eserin bilinen tek nüshası H.961 istinsah tarihli olup, Beyazıt Devlet (Veliyuddin Efendi) Kütüphanesi No: 3242’de yer almaktadır.

Faslun Fi Beyâni’t-Tevhîdi Ve’l-Müteşâbihât
Tevhîd’in Ve Müteşabih âyât-ı Kerîmelerin beyanını konu alan bu Türkçe eserin bilinen yegane nüshası H. 984 istinsah tarihli olup, Süleymaniye (Halet Efendi) Kütüphanesi No: 820’de yer almaktadır.

Haşiyetu Şemseddin Ala Şerhi’l-Akâid
Akâid’le ilgili bu Arapça eserin bilinen tek nüshası, Saraybosna Gâzi Hüsrev Bey Kütüphanesi, Feyzi: 1218’de bulunmaktadır. (Tayşi,1990)

Tevârih-i Al-i Osman
Lütfî Paşa’nın Osmanlı Tarihi üzerine yazdığı en ünlü eseridir. Osmanlı Hanedanının başlangıcından, 961/1553 yılına kadar Osmanlı tarihini içerir. Aşıkpaşazâde, Oruç Beğ, Neşri gibi Osmanlının ilk dönem kronikleri arasında önemli bir yer tutar. Kütüphanelerde birçok yazma nüshaları olup, ilk edisyon-kritik ilmi neşri 1341 Tarihinde İstanbul’da Âlî Beğ tarafından yapılmıştır. Bu neşir Âlî Beğ’in uzunca notlarıyla basılmıştır. Lütfî Paşa Tarihi, Âlî Beğ neşri esas alınarak Kayhan Atik tarafından Latin harfleriyle yayına hazırlanmış, 2001 yılında Kültür bakanlığınca yayınlanmıştır.

Âsafnâme
Lütfî Paşa’nın Kavânin-i Osmaniye hakkın da siyasetnâme tarzında hazırladığı en meşhur eseridir. Kitap Osmanlı’da Vezir-i A’zam’ın vazife ve selahiyetleri konusunda kuralları ve nasihatleri içermektedir. Bu eser bir mukaddime ve dört bâbdan oluşmaktadır.

A. Bâb-ı Evvel: Ahlâk Ve âdâb-ı Vezir-i A’zam ne resme olmak gerekdir. Ve Padişâh-ı Alem-Penâh ile Asaf-ı A’zam ne yüzle muâmele itmek gerekdir. Ânın beyânındadur.

B. Bâb-ı Sânî: Tedbîr-i Sefer Beyânındadur.

C. Bâb-ı Sâlis: Tedbîr-i Hazîne Beyânındadur.

Bâb-ı Râbi’: Tedbîr-i Reâyâ Beyânındadur.

Kütüphanelerde birçok yazması bulunan Âsafnâme’nin ilk ilmi neşri Dr. Rudolf Tschudi tarafından bazı yazma nüshaları karşılaştırılarak “edition critique” mahiyetinde doktora tezi olarak hazırlanmış, Almanca geniş bir giriş ve tanıtım ve tercümesiyle birlikte, 1910’da Berlin’de basılmıştır. (Tschudi,1910) Bunun dışında aynı tarihlerde 1326/1910-11 ‘de İstanbul’da Ali Emiri tarafından bir mukaddime ile birlikte basılmış, ancak Fuad Köprülü’nün belirttiğine göre bu neşir ilmi bir neşir olmaktan uzak olup, hangi yazma nüshanın esas alındığı belirtilmemiştir. Daha sonra ise bu eser Tschudi neşri esas alınarak birkaç kez Latin harfleriyle de basılmıştır. Prof. Ahmet Uğur ise, Berlin Ve İstanbul neşirlerini esas alarak yeni bir édition critique yapmıştır. Bu eserin en son ve en ilmi neşri 1990 yılında çeşitli yazma nüshalar karşılaştırılarak Prof. Dr. Mübahat Kütükoğlu tarafından yapılmıştır. (Kütükoğlu, 1991)

Dimetoka’da Mazulen sakin bir hayat yaşayan Lütfî Paşa burada vaktini eserler kaleme alarak geçirmiş ve sahih olan kayda göre 970/1563 tarihinde burada  vefat etmiş ve Dimetoka’da Müsellem karyesinde adına inşa ettirdiği mektep (muallimhâne) ve camiin haziresine defnedilmiştir. (Osmanzâde, Ahmed Tâib, Hadîka, 1271:27;Tayşi, 1990:3-26; Peçevî, Târih, 1283:1/ 21,60-61,194-200;Tschudi, 1910; Ayvansarâyî, Vefeyât,1978:68; Ayvansarâyî, Hadîka, 1281:1/189-190;Kütükoğlu, 1991: 49-99)

Bu eser ve vakıfları ile ilgili vakfiye kaydı şu şekildedir.:

“Sebeb-i  tahrir-i kitâb-ı şer’î budur ki, kudvetu’l-Ekâbir ve’l-efâhim ma’denu’l-lutf ve’l-ekârim Hazret-i Lutfî Paşa  یسّرالله تعالی ماء   cânibinden kâimakâm-ı mütevelli olan Haydar İbn Abdullah meclis-i şer’i şerîfde mezkûr hazret-i paşa kibelinden teslîm-i meblağ…. Vekîl-i şer’îsi olan Mehmed bin Mustafa yedinden mezkûr paşa hazretlerinin kazâ-i Dimetoka’dan karye-i müsellem’de vâkî olan mescidlerine ve muallimhânelerine vakf eyledükleri yüzbin (100.000) râyicu’l-vakt akçe ve mahmiyye-i Edirne’de Aşçılar çarşısında vâkî olan yirmi (20) pâre dükkân alup kabz eyledim. Şol şart üzerine ki, meblağ-ı merkûmu sâdât ve kuzât ve hükkâma vesâir ehl-i vezâif ve menâsıba ve müflisîn ve…. Verilmeye deyu ikrâr ve i’tirâf itdükden sonra bu vesîka bi’t-taleb ketb olundu. Tahrîren Fi’s-sâlis Min Şehri Âhiri’r-rebî’ayn Li Seneti Semâne Ve Erba’în Ve Tis’amie Şuhûd….” (Gökbilgin, 1952:506-507)     

Lütfî Paşa’nın İstanbul’da eser-i hayrı olarak Çapa Yakınlarında Kendi adıyla anılan çeşmesi vardır. Çeşmeden dolayı çeşme karşısında yer alan Defterdar Ahmed Çelebî tarafından bina edilmiş olan cami, Lütfî Paşa Camii adıyla anılmaktadır. Defterdar Ahmed Çelebi’nin vefat tarihi H.931’dir. Mezarı Sofular (Molla Hüsrev) Camii karşısındaki, Sofular-Ekmel tekyesi haziresindedir. (Ayvansarâyî, Hadîka, 1281:1/189-190; Vefeyât, 1978:68). Bu çeşme ve camiden dolayı, yer aldıkları mahalleye Lütuf Paşa mahallesi adı verilmiştir.

Lütfi Paşa'nın İzmir-Tire'de bir camii vardır. Cami  Lütfi Paşa tarafından Sadrazam iken yaptırılmıştır.  Tire'deki Camii halen ayakta olup, haziresinde Lütfi Paşa için bir makam da yapılmıştır:










Sadrazam Arnavut Lütfi Paşa'nın İzmir Tire'deki Camii, Ona Atfedilen Mezar Ve Muahhar Kitâbesi.

بانئ جامع شريف
ياوز سلطان سليم
دامادی لطفی
پاشا
تعميری سنه ١٣٢٢ وفاتی سنه ٩٥٠


Bâni-i Câmi-i Şerîf
Yavuz Sultan Selîm
Dâmâdı Lütfî
Paşa
Tâmiri Sene 1322 Vefatı: Sene 950






İşkodralı Lütfî Paşa'nın "Tevârîh-i Âl-i Osman"ının Âli Beğ Tarafından H.1341 Tarihinde Yapılan Neşrinin Kapağı


Lütfî Paşa'nın Ünlü "Âsafnâme" Adlı Siyâsetnâme Tarzındaki Eserinin, Dr. Rudolf Tschudi Tarafından 1910'da Berlin'de Yapılan Edition Critique Neşrinin İlk Sahifesi





Âsafnâme'nin Tschudi Neşrinin Kapağı


Osmanzâde Tâib Ahmed'in "Hadîkatu'l-Vüzerâ"sında Sadrâzam Lütfî Paşa İle İlgili Bölüm




Sadrâzam Lütfî Paşa'nın İstanbul'da Yaptırdığı Çeşme-Süheyl Ünver Arşivi




Bibliography

Ayvansarâyî, Hâfız Hüseyin, 1281. Hadîkatu’l-Cevâmi’, Cilt. 1-2, Matbaa-i Âmire, İstanbul
Ayvansarâyî, Hâfız Hüseyin, 1978. Vefeyât-ı Selâtîn Ve Meşâhir-i Ricâl, Haz. Fahri Ç. Derin, İst. Üniv. Ed. Fak. Yay. İstanbul
Ayvansarâyî, Hâfız Hüseyin, 1985. Mecmuâ-i Tevârîh, Haz. Fahri Ç. Derin-Vâhid Çabuk, İstanbul Üniv. Ed. Fak. Yay. İstanbul
Gökbilgin, M. Tayyib,1952. XV.-XVI. Asırlarda Edirne Ve Paşa Livâsı, Vakıflar-Mülkler-Mukataalar, İstanbul Üniv. Ed. Fak. Yay., Üçler Basımevi, İstanbul
Kütükoğlu, Mübahat S., 1991. Lütfî Paşa Âsafnâmesi (Yeni Bir Metin Tesisi Denemesi), Prof. Dr. Bekir Kütükoğlu’na Armağan İçinde, (Shf.49-99), Edebiyat Fakültesi Basımevi,  İstanbul
Lütfî Paşa, 1341. Tevârîh-i Âl-i Osman, Âli Beğ Neşri, Matbaa-i Âmire, İstanbul
Osmanzâde, Tâib Ahmed, 1271. Hadîkatu’l-Vüzerâ, Cerîde-i Havâdis Matbaası, İstanbul
Peçevî, İbrahim, 1283. Târîh-i Peçevî, Cilt.1-2. Matbaa-i Âmire, İstanbul
Tayşi, Mehmet Serhan, 1990. Lütfi Paşa Ve Tarihi, Enderun Kitabevi, İstanbul
Tschudi, Dr. Rudolf, 1910. Das Asafnâme des Lutfi Pascha, Mayer&Müller, Berlin

Yorumlar

Popüler Yayınlar